Feng Shui, çok genel olarak çevrenin insan yaşamına olan etkisini inceleyen bir Çin öğretisidir. Doğanın akışından yaşadığımız mekânlarda en iyi şekilde nasıl faydalanacağımızı gösteren bir felsefedir. Günümüzden 6000 yıl öncesine dayandığı iddia edilmek ile beraber yapılan araştırmalar bunu doğrular niteliktedir.
Feng Shui asli anlamda rüzgâr ve sudur. Çevrenin, insanın refah ve uyumunu nasıl etkileyeceği incelenmiştir. İnsanların yaşamlarında, arazinin, dağların ve suyun konumlarının, güvenlik ve refah için nasıl olması gerektiği bilgisi geliştirilmiştir. İlk olarak ilkel insanların doğa şartlarından korunmak, yiyecek ve suya yakın olmak için başlattıkları arayış, zaman içinde gelişerek coğrafi koşulları, yıldızların hareketlerini, pusulanın yönlerini, gözle görülmeyen kozmik enerjileri, zamanın getirdiği değişimleri içine almış, binlerce yıllık gözlem ve tecrübelerle günümüze kadar gelmiştir. Çinliler evlerini doğru yere kurup, doğru düzenlediklerinde doğal akışla bir olacaklarına, böylece yaşamlarının çok daha sağlıklı, huzurlu ve bereketli geçeceğine inanırlar.
Her biri başlı başına ayrı konu olan, Çin metafiziğinin esasları Ying ve Yang, 5 Element ve 8 Trigram Feng Shui öğretisinde de kullanılmaktadır. Çinlilerin en büyük buluşlarından biri olan pusulanın da Feng Shui çalışmalarında önemli bir yeri vardır. Tüm bunların zaman kavramı ile birlikte değerlendirilmesi sonucunda bir mekânın enerji haritası çıkarılıp gerekli düzenlemeler belirlenebilir.
Boşlukta ortaya çıkan temel enerji ‘chi’ dir. Chi nefes, hava, rüzgâr veya enerji anlamına gelir. Tüm evreni kaplar. En yüksek dağdan en derin denize kadar hissedilir. Evrendeki tüm hareketi ve yaşam gücünü yaratır. Chi eskidiğinde yaşam gücü de azalır, chi olmayan yerde yaşam yoktur. Bir mekâna girdiğinizde enerjisini hissedersiniz: Ağırdır ya da hafiftir. Olumludur ya da olumsuzdur. Gençtir ya da yaşlıdır.
Feng Shui felsefesine göre dekorasyon sıkça karşılaştığımız, mental olarak iyi enerjileri hareketlendirdiğine inanılan bir tarz. Bu felsefe ile evini dekore etmek isteyen okurlarımız için altın değerinde 10 ipucunu aşağıda sizlerle paylaştık, siz de küçük değişikliklerle evinizde daha iyi enerjilere kucak açabilirsiniz!
Bir odada herhangi bir şekle takılıp, her yerde aynı şekli kullanmayın. Mesela kahve sehpasında, dergilerde, kitaplarda, tablo ve mobilyalarda kare kullanmak aşırı olacaktır. Feng Shui' ye göre kare, dünya elementini temsil eder. Oval ya da yuvarlak parçalar metali, çiçek desenleri ahşabı, kıvrımlı parçalar suyu temsil ederken, sivri köşeli parçalar ise ateşi temsil ediyor. Feng Shui daima dengeden yana olmanızı tavsiye ediyor. Tüm bu şekillerin bir dengesini kurmanız enerjiye doğru etkide bulunacaktır.
Evinizdeki mekânları olduğunca sık kullanıp harekete geçirmek gerekiyor. Evin en önemli odaları olan, yatak odası, çalışma odası ve mutfak; enerji düzeyi yüksek tutulması gereken mekânlardır. Mutfakta sosyalleşebilmek, kullanımı arttırabilmek için mutlaka oturma grubu eklemelisiniz. Her zaman taze meyve ve çiçekler ile süslemelisiniz. (Çiçekler para çeker!) Çin'de mutfak, sağlık ve zenginlik ile en çok ilişkilendirilen alandır.
Evin içerisinde bitkileriniz olsun, iyi Feng Shui doğayı evin içine getirmektir. Ev bitkileri, evinizdeki qi'yi yükseltir ve köşelerde sıkışan enerjiyi dışarı çıkarır. Üstelik oturma ve yemek odalarında çakraları uyararak, huzur ve sükûnet sağlayacaktır.
Evde hatıralarla dolu, aileyi onurlandıran bir bölüm belirleyin. Sıkıştığınız her zaman size yardımcı olacak yer orası olacaktır. Fotoğraflar ve anılar iyi enerjiler getirecektir. Oturma odası ve mutfak gibi yerlere fotoğraflarınızı mutlaka asın. Ayrıca koridora asacağınız büyük bir fotoğraf sıkışmış qi'yi hareketlendirecektir.
Aynalar Feng Shui'de çok güçlüdür. Yerleştirdiğiniz yerlere oldukça dikkat etmelisiniz. Hepimizin bildiği Yin ve Yang enerjisi, alçalan ve yükselen iki zıt kutbu ifade eder. Yin alçalan, negatif ve siyah iken Yang ise yükselen, pozitif ve beyazdır. Örneğin aynaları bir yatak odasına koymayın çünkü çok fazla Yang enerjisi getirir ve bütün gece uyanık kalmanızı sağlar. Yatak odası yani Yin sakin olmalıdır. Manevi akışı sakinleştirmek için geceleri aynaları kapatabilirsiniz. Aynalar hiçbir zaman karşılıklı asılmamalıdır. Çünkü bunlar sürekli olarak enerjiyi ileri geri atacak ve sakin bir enerji akışı göstermeyeceklerdir.
Antrenize mutlaka sevimli karşılayıcı aksesuarlar koyun. Qi bir dakika takılmak ve dolaşmak zorunda kalacaktır. Bir holünüz yoksa mutlaka bir tane yaratın. Tıpkı hayatta olduğu gibi, enerjinin nereye gittiğini yönlendirmelisiniz ve hol bunun için bir başlangıç noktasıdır. Bu alanda taze çiçekler, bir Buda heykeli ve yeşillikler olmalıdır.
Yatak odası iki amaç ile kullanılır; uyku ve romantizm. Çift kişilik yataklarda başucu masalarınızı mutlaka süslemeli, rose kuvars taşı bulundurmalı böylece kalp çakralarınızın hareket etmesine olanak sağlamalısınız. Yatağınızı asla camın altına koymayın! Yatağınızın altına hiçbir şey koymayın ki qi her yerde gezip dolaşabilsin, yatağın altından da geçsin ki rüyalarınız ferahlasın. Yatak başlığınızı ahşap seçmelisiniz. Metal bir yatak başlığı sinir sisteminizi harekete geçirir. Kırmızı yatak örtüsünden kaçının ve kitapları yatak odasında tutmayın. Kitaplar enerjik olarak çok aktiftir. Ayrıca iyileşmeyi simgeleyen yatak odasında zararlı ışınlar yayan cihazları da bulundurmamalısınız.
Bir kapının tamamen açılmasını engelleyecek hiçbir şey olmasın. Özellikle giriş kapınızda buna çok dikkat etmelisiniz. Çünkü bu kapı tüm imkânlarınıza ve enerjilerinize açılan kapıdır. Giriş kapınız tamamen opak olmalıdır, cam kapılar mutlaka bir perde ile örtülmelidir,
Dış bahçe girişiniz varsa burayı karışık hale getirmeyin. Sadece bir paspas, iki güzel bitki ve bir sandalye yeterli olacaktır. Fırsatların, imkânların ve misafirlerin kolayca kapınızı bulabilmesi için kapınız kolayca görünmelidir. Girişinizi ferah tutarsanız temiz qi sizi mutlaka bulur!
Feng Shui’yi Salt bir şekilde eviniz dekorasyonuna entegre etmekten ise beğeniniz doğrultusunda kurgulayacağınız, sizi tam anlamı ile yansıtacak tasarım disiplinlerinden herhangi birini seçmek ve seçtiğiniz bu tarzı Feng Shui’nin kuralları ile harmanlayıp evrilmiş bir halde finalize etmek sizlere asgari müşterekte Çok olumlu sonuçlar verecektir.
Geçmişi çok eskilere dayanan bu “mekân düzenleme sanatı“, doğa ile insan arasında bir denge ve uyum yaratmayı hedeflemektedir. Hem doğaya hem de kendilerine yabancılaşan metropol insanlarına dinginliği, huzuru ve rahatı yeniden anımsatmakta ve yaşatmaktadır.
Feng Shui taoist bir doğa felsefesine dayansa da dini bir inanç veya bir tarikat değildir. Doğa ve insan arasındaki enerji etkileşimini dengeleyen, yaşam enerjimizi düzene sokan, kişilerin bulunduğu ortamları daha yaşanılası kılan estetik bir sanattır. Dini inancınız ne olursa olsun bu sanattan yararlanabilirsiniz.
Feng Shui giren mekâna da düşük enerji ve karamsarlık girmez. Çünkü eşyalardan ve evdeki renklerden aldığınız enerji buna izin vermeyecektir. Binalar insanlara benzer, sokak kapıları onların ağızları, pencereleri ise gözleridir. Odaları ise vücudun organları gibidir. Evlerde atılamadığı için saklanan ve yığın oluşturan eşyalar, enerjinin mekân içerisinde rahatça dolaşmasını engellediğinden, tıpkı bedenimizde hastalıklara yol açan kistler gibi yaşamımızda engellere ve olumsuzluklara sebep olur.
Örneklemememiz gerekir ise kristal, gücü ifade etmektedir. Üzerine güneş ışığı vuran kristal kürelerin yansıttığı mükemmel gökkuşağı renkleri oldukça önemlidir. Evin ölü köşelerine asılacak kristal küreler, buradaki enerjiyi yakalayıp harekete geçirecektir. Bir kapıdan içeri girer girmez bir duvarla karşılaşmak insanda olumsuz duygular yaratır. Duvara bir resim ya da ayna asmak, alanda genişlik hissi yaratacaktır. Herkes seslere karşı duyarlıdır ve yalnız olduğu bir mekâna bir başkasının girdiğinden haberdar olmak ister. Rüzgâr çanları uyarıcı görevi görürken, çıkardıkları sesler de yatıştırıcı etki yapmaktadır. Feng Shui ’ye göre rüzgâr çanları ve bambu flütler bireysel enerjiyi açığa çıkarır.
Feng Shui bir Çin felsefesi olduğu için özellikle Çinliler ’in hayatında bu sanatı fazlasıyla görebilirsiniz. Buna göre bolluk ve şans getirdiğine inanılan balık heykelleri, sembolleri ya da canlı balıklar Çinliler ‘in evlerinde, restoranlarda sıkça yer alır. Binaların inşasında enerji akışını dengelemek ve kötü enerjinin uzaklaşmasını sağlamak için binaların ortasından bir boşluk açılır. Uzakdoğu seyahatlerinizde etrafınızdaki binaları incelemenizi öneririm. Bunun ne kadar yaygın olduğunu göreceksiniz.
Kadim Çin tarihi ve felsefesini kendilerine şiar edinmiş ve bu öğretileri hayatlarına zerk etmiş son kullanıcılar için FENG SHUİ gerçek manada yaşadıkları mekânlar için olmaz ise olmazdır…
TASARIMLA KALIN…
Murat YILMAZER
Y.İçmimar & Tasarımcı