İçinde bulunduğumuz pandeminin etkileri tüm dünyada ve ülkemizde hala devam ediyorken, bir yandan da önlemler dahilinde hayatımıza kaldığımız yerden devam etme çabası içersindeyiz. Bunlardan bir tanesi hatta en çok önemli olanlardan biri ise çocuklarımızın mevcut durum koşullardan etkilenen eğitim ve öğretim süreci oldu. Bu süreçte çocuklarımız okullarından ve sosyal çevrelerinden uzak kalmalarından ziyade düzenli olarak yapmış oldukları beden eğitimi dersi gibi egzersiz içerikli derslerinden ve spor kurslarından da ne yazık ki uzaklaşmak durumunda kaldılar. Okulların kapanmasıyla birlikte, çocuklarımızın okul dışı katılım göstermiş oldukları spor okulları da kapanmış oldu. Okulda okutulması gereken dersler iki yıl boyunca online bir şekilde devam ettirildi ancak beden eğitimi dersleri ve spor kurslarının yürütülmesi kısıtlı ev ortamı gereği online dersler kadar etkili olamadı. Öyle ya da böyle hepimizin bildiği gibi mevcut sıkıntılar devam ediyorken eğitim öğretim önlemler dahilinde yeniden başlamış durumda. Spor okulları da eğitimlerine devam etmeye başlamış bulunuyor.
Okulda okutulması gereken derslerin önemi ne kadar fazlaysa, çocuklarımızın spor yapması ve hareket etmesi de oldukça önemli. Kas iskelet sistemi, kalp damar sistemi ve solunum sistemi başta olmak üzere tüm vücudun sağlıklı olabilmesi, güçlü ve dayanıklı olmasında çocukluk çağında yapılan sporun büyük oranda katkısı vardır. Doğumdan itibaren 0-1 yaş refleksif hareketler dönemi; 1-2 yaş ilkel hareketler dönemi; 2-6 yaş temel hareketler dönemi; 7-12 yaş ise sporla ilgili dönem olarak ayrılıyor. Gelişim birbirini takip ederken aşamalı olarak ilerler ve her bir motor gelişim dönemi bir diğerinin üzerine kuruluyor. Bu dönemdeki spor terimi sadece egzersiz ile sınırlı değil oyun, dans gibi aktiviteleri de içeriyor.
Çocukluk döneminde, yani 7-12 yaş döneminde; çocukların temel becerilerine hız kazandırma, daha akıcı olma, ip atlama ve taş sektirme gibi tipik geçiş hareketleri sergilenirken giderek daha karmaşık spor türleri seçilmeye başlanıyor. Bu dönemdeki gelişim hızı psikomotor olgunluğa ve bir spor branşına odaklanma ile spor becerilerini uygulama evresi oluyor. Bu sırada kuvvet, dayanıklılık, hız ve denge gibi özellikler gelişmeye başlıyor ve fiziksel performans giderek artıyor.
Bedensel ve zihinsel gelişiminde etkili olan spor aynı zamanda diğer sporcularla kurdukları centilmence, rekabetçi ve samimi ilişkiler sayesinde çocukların daha sosyal, daha adil ve ruhsal olarak daha dengeli bireyler olmalarına da önemli katkılar sağlıyor. Peki, hangi spor branşından başlamamız gerekiyor konusuna gelince bu noktada ebeveynlerin biraz karmaşa yaşadıklarını gözlemleyebiliyoruz.
Bedenin esnek hale gelmesi ile temel becerilerin geliştirilmesi, dayanıklılık, denge, el-göz koordinasyonu ve çabukluk kazanımları sonucu motor yetenekler geliştirilmiş oluyor. Erken çocukluk ile başlayan aktiviteler daha organize spor aktivitelerine dönüştükçe bu beceriler hızla gelişiyor. Geç çocukluk döneminde ise güç ve enerji gerektiren egzersizleri öneriyoruz. Bu sayede postural gelişim olumlu yönde etkileniyor. Çocuklar yarışmalı ve takım oyunlarına hazır hale geliyor.
Psikososyal gelişim olarak; basit kurallara uyma ile başlayıp, şarkı söyleme dans etme, oyunlara katılma ile kendini ifade etme ile çocuğun özgüveni pekişiyor. Daha ileri yaşlarda çocukların; grup ve mücadeleci oyunlar ile takım oyuncusu olma, liderlik, disiplin ve ödül sistemi ile sınır bilme, takım ruhu, sırdaşlık ve arkadaşlık gibi duygusal gelişimini etkileyecek özellikler kazanmasına teşvik etmiş oluyoruz.
Pre-puberte (ergenlik öncesi) döneminde, çocuğun ilgisi de dikkate alınarak daha çok atletizm, cimnastik, yüzme ve kayak gibi sporlara ait temel hareket formların yapılandırılması ve teknik becerilerinin geliştirilmesi fizyolojik gelişime daha uygun görülüyor.
Hangi yaşta hangi spor?
Sporun yararı olduğu kadar yaşa uygun yapılmaz ise büyüme çağında olumsuz sonuçlar doğurabileceği biliniyor. Özellikle dikkat edilmesi gereken şey de çocuğun keyif alacağı, seveceği bir spor dalı ile ilgilenmesi.
Çocuğun seçiminden sonra anne ve babaların yapması gereken de onları yönlendirmek.
1.CİMNASTİK
Cimnastik çocuklar üzerinde fiziki gelişimi sağlarken aynı zamanda da estetik bir görüntüye sahip olmalarını, boylarına göre kilo ve vücut kas kitlelerini dengelemelerini sağlamaktadır. Cimnastik branşı tüm spor branşlarının temelini oluşturur. Bu temel eğitimi almış olan çocuklar ileride branş değişikliği yaptıklarında dahi, herhangi bir bireysel veya takım sporuna bir adım önde başlayacaklardır. Cimnastik, denge, kuvvet, çabukluk, esneklik, el-göz / sinir-kas koordinasyonu, kontrol ve bedenini bilinçli bir şekilde kullanabilme yeteneği kazandırmaktadır.
2.HEMSBALL
Hemsball, her yaştan insanın oynayabileceği zevkli ve eğlenceli yeni bir spor dalıdır. Hemsball oynarken; topu tutabilmek ve servis atabilmek için mükemmel el-göz-ayak koordinasyonuna, yüksek odaklanma ve konsantrasyona sahip olmak gerekir.
Yerli ve milli sporumuz olan Hemsball her yaştan çocuğa hitap etmesinin yanı sıra yetişkinler ve aile büyükleri arasında keyifle oynanan bir spordur.
3.YÜZME
Yüzme yumuşaklık ve esneklik gerektirdiği için küçük yaşlarda başlanması uygundur. 4 ile 8 yaş aralığındaki çocuklarda yüzme eğitimi fiziksel gelişimin yanı sıra, özgüven kazanımlarında da fayda sağlamaktadır. Ayrıca, suyun rahatlatıcı etkisiyle, çocuklar daha sakin bir yapıya kavuşurken harcadıkları enerji ile ev ve okul hayatlarında daha sakin tutumlar sergilemektedirler. Vücudun koordineli olarak çalıştığı yüzme sporunda her bir kas eşit oranda gelişmekte ve güçlenmektedir. Tüm kaslar çalışıp gelişerek, ilerleyen yaşlarda sakatlanma riski azalmaktadır.
4.TENİS
Çocuklar için tenise başlangıç yaşı en erken 5-6. Yüzme ve koşu gibi tenis de motor gelişimine katkıda bulunuyor. Unutulmamalı ki tenis, yalnızca bedeni olumlu etkilemekle kalmıyor, aynı zamanda iletişimi güçlendiriyor, özgüveni sağlamlaştırıyor. Bacak kaslarını geliştirir.
5. BASKETBOL
Basketbol özellikle çocuklar arasında en çok sevilen topla oynanan spor branşları içerisinde yer alır. Bir takım sporu olarak basketbol küçük yaştaki çocuklar üzerinde oldukça etkilidir. Bu etki sadece fiziksellikle sınırlı kalmayıp, ilerleyen yıllarda hayatlarında oldukça yararlı olacak birçok beceriyi basketbol gibi takım sporları sayesinde öğrenebilmektedir.
6.VOLEYBOL
Tüm sporlar gibi voleybol da çocukların hem zihinsel, hem fiziksel hem de kişilik gelişiminde oldukça önemli yere sahiptir. Voleybol da basketbol gibi kısa zamanda çok şey düşünüp hızlı şekilde uygulamayı gerektiren bir branştır. Yer çekimi topu en hızlı şekilde yere indirir ve sizin tekrar hızlı kara verip topu arkadaşınıza mı yoksa rakip sahaya mı göndereceğinize karar vermeniz gerekir.
7.FUTBOL
Her spor dalı gibi futbolun da çocukların hayatında yeri oldukça önemlidir. Hatta çoğu ebeveyn çocuklarını ilk olarak futbol kurslarına göndermektedir. Çünkü futbol günümüzün en popüler spor branşları arasında yerini almakta. Futbol oynamanın da diğer spor branşlarında olduğu gibi fiziksel ve psikolojik gelişiminin yanı sıra kişilik gelişiminde de çok büyük etki öneme sahiptir.
8.HENTBOL
Çocukların entelektüel gelişimini iyileştirir
Genel olarak bakıldığında tüm spor branşlarının birbirinden ayrılan elzem faydaları olsa da çoğu spor branşının çocuklar üzerindeki etkileri ve faydaları ortaktır. Biz beden eğitimciler çocuklarımızın hangi sporu yapmalarına karar vermeden önce ailelerin öncelikle onların ilgileri ve yetenekleri doğrultusunda hareket etmelerini tavsiye ederiz. Birçok çocuk okullarda branş seçiminde ilk önce ilgi duyduğu spor branşına yönlenirken, sonrasında ise sevdiği bir arkadaşıyla bir arada olabilmek için kısa sürede birden fazla branşa yönelebiliyor. Bu çocukluk yaşları olarak belirttiğimiz ilkokul yaşlarında normal karşıladığımız bir durum. Bu noktada çocuklarımızın tek bir spor branşında erken branşlaşmasını istemek değil hareket algısının gelişmesine yönelik aktif spor yapması olmalıdır. Erken branşlaşma konusu da oldukça dikkat edilmesi gereken hassas bir durumdur. Bir sonraki yazılarımda bu konuyu ayrıca kaleme alma gayretinde bulunacağım.
Pandemi hayatımızın ortasına bir darbe yapmış durumdayken okullarımızın fiziksel olarak açılması, çocuklarımızın dikkat etmek zorunda olarak da olsa okula, normal seyirlerinde devam etmesi ve bundan sonraki süreçte de bu sürecin sağlıkla devam etmesi hepimizin ortak temennisi. Bununla birlikte sevgili ebeveynlerimizden bir ricam var; çocuklarımızı hangi spor branşı olursa olsun en az bir spor branşında onları desteklemeniz ve onların gelişimlerine katkıda bulunmanız. Ülkemizin geleceği olan tüm çocuklarımıza yeni eğitim öğretim yılının sağlıkla başlayıp sağlıkla sonlanmasını dilerken güzel çocuklarımızı buradan sevgiyle kucaklıyorum.
Sağlıklı ve iyi hissettiğimiz, sporla dolu dolu bir Ekim ayı diliyorum. Hoşçakalın.